Bu yılın ikinci yarısında uygulamaya geçirilmesi beklenen Mortgage sayesinde insanlar, aylık gelirin üçte birine yakın aidat karşılığında kira öder gibi ev sahibi olabilecek.
Bundan önce de bizler benzer modelleri, başka adlarla denedik. Bunlardan en fazla bizi meşgul edeni, Konut Edindirme idi. Ücret ve maaşlardan ‘zorunlu olarak’ kesilen paralar, konut projelerine akıtıldı. Dar gelirli için örnek evler tasarlandı.
Hatırlıyorum o dönemde ‘nohut oda bakla sofa’ dediğimiz sosyal konutlar yapıldı. Sonradan gördük ki bunlar, öngörülenden daha büyük maliyet çıkardı. Üstelik konut talebi de daha büyük evlere yoğunlaştı. Böylece dar gelirliye konut diye başlayan proje, geniş, lüks Emlak Konut dairelerine dönüştü. Bu dönemden kalma konutların bazıları hálá alıcı bulmadan çürümeye devam ediyor.
Mortgage konusunda Türkiye’nin dezavantajları sürüyor. Bunların başında bankacılık sisteminin uzun vadeli kredi yaratamama özrü var. Fakat yeni dönem, eğer yeni bir krizle akamete uğramazsa, bunu başaracağımızı biliyorum. Krizlerde 3 aylık, şimdilerde 1 yıllık vadeyi görebilen ekonominin aktörleri, piyasadaki güvenin sürmesi halinde uzun dönemi artık içselleştirmeye başlayınca Mortgage için daha uygun ortama varmış olacağız.
Mortgage sistemi için halihazırda iki temel avantajımızı var; bunlardan en önemlisi, son derece dinamik bir inşaat sektörüne sahip olmamızdır. Yeni şartlara çok çabuk ayak uydurabilen, büyük hacimli inşaatlarla başetme yetkinliğine sahip sektör, ileride işin finansal bacağı oluşturulduğunda, sistemin oturması için büyük bir avantaj yaratacak. Bir diğer olumlu faktör, konut talebinin bu kadar yüksek olması. Neticede insanlar, enflasyon ortamında dahi konut edinmeyi başardılar. Mortgage ile oluşturulacak ilave şartları da ‘kabul etmeye’ daha da önemlisi ‘benimsemeye’ hazır bir kitle söz konusu. Yeter ki daha önceki girişimlerimizde olduğu gibi ‘Türk gibi başlama ve Türk gibi bitir-ME’ döngüsüne girmeyelim.
Mortgage sisteminin kamuoyu tarafından benimsenme sürecinde, bu konuda kamu otoritesinin sık sık beyanatta bulunması gayet doğal. Fakat burada bir temel sorun, bu işin uzun vadede olacağı mesajında yatıyor. Eğer Mortgage bir mucize diye sunulur ve kısa dönemde insanlar için bir ‘umut’ yaratılırsa, bunun gerçekleşmemesi halinde, kamuoyunun yönetime vereceği ‘güven kredisi’ ziyan edilmiş olur.
Neticede yakın geçmişimizde zor-tas’lar, tasarruf bonoları, konut yardımı gibi fiyaskolarımız mevcut. Beklentileri ‘doğru ve gerçekçi’ oluşturmamız halinde ancak bu sistemin faydalarından sözedebileceğiz.
Bankacılık sistemimizin ortalama 30 yıla varan vadeli krediler oluşturmaması durumunda, sistemi devreye alsak bile yeni ‘bankazedeler’ yaratmak işte bile değil.
Bu açıdan bankaların önerilen sisteme getireceği eleştiri ve katkılar hayati önem taşıyor.
Mortgage’i daha uzun yıllar tartışacağız gibi görünüyor.
31.01.2005
Gönderinin son gücellemesi 8 Haziran 2017 00:22
TOKİ’nin 2017 yılı itibariyle anahtar teslim yapmaya hazırlandığı projesi TOKİ Nevşehir Göre projesi, Çayırlık mahallesinde… DEVAMINI OKU
Toki Bartın Ulus Konutları, Ulus ilçesi Samat mahallesinde inşa edilecek 320 konutlu devasa bir yaşam… DEVAMINI OKU
Toki Çankırı Orta Konutları, Çankırı’nın Orta ilçesinde inşa ediliyor. 333 konutlu projenin ihalesi 2017 sonbaharında… DEVAMINI OKU
Toki Gaziantep İslahiye Konutları Projesi TOKİ tarafından inşa edilen geçirilen 596 adet konutu kapsıyor. 6… DEVAMINI OKU
Başbakanlık + TOKİ’nin ortak çalışmalarıyla tasarlanan Toki Kayseri Konutları projesi, 3 ayrı projede toplamda 1171… DEVAMINI OKU
Toki Çorum Kuruçay Konutları, adından da anlaşıldığı gibi Kuruçay mahallesinde hayata geçirilecek. 699 konutluk proje… DEVAMINI OKU