Paylaş
Konut Kredisi Ev Kredisi Resim Yok
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, 16 Şubat 2007 tarihi itibarıyla 21.6 milyar YTL'lik kredi kartı varken, 22.5 milyar YTL'lik konut kredisi bulunduğunu söyledi

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, "Konut kredileri, ilk defa kredi kartlarının büyüklüğünü geçmiş durumda. 16 Şubat 2007 tarihi itibarıyla 21.6 milyar YTL'lik kredi kartı varken, 22.5 milyar YTL'lik konut kredisi var" dedi.

Türk bankacılık sisteminde gelecekte iki enstrümanın hakim olacağını belirten Bilgin, "Bunlardan biri kurumsal krediler, diğeri konut kredileri. Ama kurumsal krediler çok daha ağırlıkta olacak" dedi.

 

Bilgin, Karadeniz Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Mehmet Yazıcı Amfisinde, "Türk Finans Sektöründe Son Gelişmeler" konulu bir konferans verdi. Konferansta, Türk Bankacılık sektörüne ilişkin bilgi veren Bilgin, Türkiye'deki bankaların 1990'lı yıllarda hazineye borç verdiğini, günümüzde ise faizlerin aşağıya inmesi nedeniyle böyle bir imkanlarının kalmadığını söyledi.

Bilgin, bankaların artık kredi vermek zorunda olduklarını belirterek, şunları söyledi:

"Krediler, üzerinde çok konuşulan bir kalem. 2006 sonu itibariyle sistemde 210 milyar YTL kredi var. Ancak, 'bankalar hep bireysel kredi veriyor, şirketleri finanse etmiyor' diye eleştiriler oluyor. Kredileri ikiye ayırabiliriz, kurumsal ve bireysel krediler. Bu kredilerin 142 milyar YTL'si kurumsal kredi, kalanı da bireysel kredi. Kurumsal krediler ağırlıklıdır. Bireysel kredilerin bir doyum noktası vardır. Bundan sonra kurumsal krediler daha da artacaktır. Bankalarımız kesinlikle kurumsal kredi vermek zorundalar. Yoksa ellerindeki krediyi satamazlar. Türk bankacılık sisteminde gelecekte iki enstrüman hakim olacak. Bunlardan biri kurumsal kredileri, diğer konut kredileri. Ama kurumsal krediler çok daha ağırlıkta olacak."

Bankaların verdiği kredilerin geri dönüşümünde bir sorun yaşanmadığını ifade eden Bilgin, "Bankacılık mevzuatındaki sıkı düzenleme ve takip prosedürlerinin iyileştirilmesi nedeniyle takipteki kredilerde bir sorun yaşanmıyor. Sadece, istisna tutuyorum, kredi kartlarında bir sorunumuz var. Ama diğer kredi türlerimizde geri dönmememe anlamında bir sorun yaşamıyoruz" dedi.

Bilgin, konut kredilerinde artan bir trend olduğunu belirterek, "Konut kredileri, ilk defa kredi kartlarının büyüklüğünü geçmiş durumda. 16 Şubat 2007 tarihi itibarıyla 21.6 YTL'lik kredi kartı varken, 22.5 milyar YTL'Lik konut kredisi var. Mayıs ve hazirandaki dalgalanmadan sonra özellikle taşıt ve konut kredilerinde bir durma yaşandı. Aynı husus kredi kartlarında da var" diye konuştu.

 

 

"Mevduatın vadesi uzun olmadığı için bankalar çok rahat hareket edemiyor"

BDDK Başkanı Bilgin, 1990'lı yıllarının bankacıların çok mutlu olduğu yıllar olduğunu kaydederek, "Çünkü devletin borçlanma gereği yüksekti. Ama şimdi bu değişti. 2006 sonunda mevduatın toplamı 297 milyar YTL'dir. Burada çok teknik bir konu var. Maalesef mevduat, vade ortalaması 3 ayı geçmiyor. Mevduatın vadesi uzun olmadığı için bankalar çok rahat hareket edemiyor. Bankacılık bu anlamda çok zor. Bu likidite anlamında da zor. Bankalar buna çözüm bulmaya çalışıyor. Onun için yurt dışından borçlanıyorlar. Yurt dışından borçlanmanın temel nedeni, bu vade bozukluğudur. Bankalarımız yurt dışından borçlanmaları oldukça arttı. 2006 Aralık sonu itibarıyla büyüklüğü de yaklaşık 22 milyar dolar. Bankalarımız bu kredileri alıyor, YTL'ye çeviriyor ve vatandaşa konut kredisi gibi uzun vadeli kredi olarak kullandırmaya çalışıyor" dedi.

Halkın yeterli tasarruf etmediğini de belirten Bilgin, bankaların da bu açığı kapatmak için yurt dışından borç aldıklarını aktardı.

 

"Kredi kartlarında 2-3 yıldır mantıksız bir yükseliş oldu"

 

Bilgin, kredi kartlarıyla ilgili eleştiriler aldıklarını ifade ederek, kredi kartlarında 2-3 yıldır mantıksız bir yükseliş olduğunu, bunun da bankaların yanlış pazarlamasından kaynaklandığını vurguladı.

Bankaların hacim büyütmek istediğini, kredi kartlarının da bankalar için tatlı bir gelir olduğunu ifade eden Bilgin, şunları dile getirdi:

"Borcunuzu vadesinde ödeyemiyorsanız banka için çok değerli bir müşterisiniz. Özellikle geçen sene çıkan kanundan sonra bu artış hızı yavaşladı. Bunda tamamen bizim düzenlemelerimiz etkili olmuştur. Yine bazı düzenlemeler geliyor. Burada bankacılarımızın da, vatandaşların da hataları olmuştur. Bir kısım insanımız, kredi kartını yaşam biçimi olarak gördü. Aslında kredi kartı bir ödeme aracı. Eğer, '3-5 kredi kartıyla bir kredi kartını kapatırım, takla attırırım' diye düşünürseniz, çığın altında kalırsınız. İki taraf da bunu mantıklı kullanmalı."

 

 

"Türk bankacılğındaki küresel sermaye oranı yüzde 20.9"

 

Bilgin, bundan 2 yıl önce Türk bankacılığında küresel sermaye oranının yüzde 3 olduğunu, şu andaki oranın ise yüzde 20.9'lara yükseldiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Bu hızlı bir trend. Ülkemizdeki bankacılık sisteminde her şey var. Türkiye'deki bankalara bir teveccüh var. Dünyada küresel sermayenin ilgi gösterdiği başka ülkeler de olmuştur. Yabancı bankalar ülkeye para, kredi kültürü, risk kültürü getiriyorlar. Kendi ülkelerindeki bilgi birikimini getiriyorlar.

Bunlar avantajlar. Dezavantajlar ise ülkede bir dalgalanma olduğu zaman kredi vermeme yönünde bir tercih geliştiriyorlar. Daha hassaslar. Hazinenin borçlanma ihtiyacı olduğunda, yerli bankalara göre faiz oranlarını daha yukarı çekebiliyorlar. İyi müşterilere gidiyorlar. Reytingi daha düşük firmalar yerli bankalara kalıyor. Ama bize bu yönde başvurular geldiğinde çok detaylı incelemeler yapıyoruz. Bu değerlendirmelerde, tamamen ülkenin gerçeklerini ele almaya çalışıyoruz."

HABER – DÜNYA

CEVAP VER

Yorumunuzu yazınız.
Lütfen buraya adınızı yazınız